Saygı değer okuyucularım.

Büyük bir coşku ve gurur ile Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutladık. Bu topraklar üzerinde yaşamamızı nasip eden Allah'ımıza hamdediyoruz. Bu coşkuyu tatmamıza vesile olan M. Kemal Atatürk'e ve silah arkadaşlarına, kendileri aç ve açıkta oldukları halde 'VATAN SAĞOLSUN!' deyip çocuklarının hür yaşaması için canlarını feda eden şehitlerimize, gazilerimize, bugüne kadar vatanın ve milletin selameti için mücadele eden askerlerimize, güvenlik kuvvetlerimize ve diğer görevlilerimize teşekkür ediyorum.

Cümle alem biliyor ki, Milli Mücadele el birliği ile kazanıldı. Cumhuriyet hep birlikte ilan edildi. Hep birlikte sahip çıkıldı.

Ancak! Sonradan birileri! 'Pişmiş aşa su kattı.' Bu da yetmiyormuş gibi 'Arı kovanına çomak soktu.' Maalesef birileri de onların değirmenine su taşıdı. Ve ortaya Cumhuriyet bizimdir, siz Cumhuriyet düşmanısınız diye bir durum çıktı. Öyle olunca eli bırakıverip, birbirimizle dalaşa dalaşa bir 100 yılı geride bıraktık.

Atatürk'ün Balıkesir hutbesi, Mehmet Akif Ersoy'un Kastamonu hutbesi, Ahmet Hulusi Efendi'nin Denizli hutbesi, Çine Müftüsü ve daha nice cami ve ev sohbet ve konuşmaları itiliverip, Dini ve Milli ne varsa alaşağı edilidiğini okuyup, gördük. Onca darbe ve ihtilal yapılmış. Ha birde! Şöyle felsefe yaptı bu zihniyet aklınca; 'Darbe mi? İhtilal mi? İnkılap mı?' Bir de ortaya 67- 68 kuşağı geldi. Sonra bizim kuşak meydana çıktı. Yani 77-78 kuşağı. Hani derler ya; 'Deli deliyi gürünce çomağını saklarmış'. Bir sabah baktık ki 1980 ihtilali oluvermiş. Hadi buyur…

Şimdi ne oldu? Ne olacak, durum ortada. Hala didişiyoruz. O su taşıyanlar daha fazla çalışıyorlar. Olur. Zira cennet, vatan ve millet yolu sabır, cehennem ve ifsat yolu hız ister. Ama 'tavşan gözünü açtı' artık. Tren kalktı. Hem de kara tren değil, hızlı tren. Yollar açık, gönüller ferah olsun.

Rahmetli Hüsamettin Cindoruk'un bir sözünü hiç unutmam; 'Salaklarla yalaklar olduğu sürece bu memleket ilerlemez.'

Öyle ise, Dini ve Milli değerlere sahip çıkılmalıdır. Aynen Milli Mücadelede olduğu gibi. Kimse kimseye itham etmeden, kimse kimseyi küçümsemeden, kimse kimseyi dışlamadan. Seçim zamanı, değil her zaman.

Milli Şairimiz diyor ya: 'Bastığın yerleri torak diyerek geçme, tanı.

Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı.

Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.'

NOT: 20 günlük umre ibadeti için bu Cuma yola çıkıyorum.

Selam ve dua ile sağlıcakla kalın.