İnsan ve dinin tarih boyunca, bazı sapmalar görülsede birbirinden ayrılmadığı görülmektedir. Ama doğru ama yanlış, insanlar sorular ve sıkıntılar yumağı haline gelince kendisine bir din icat etmiştir.


Yine böyle bir dönemde; insanlık problem ve problemlerin getirdiği olaylar girdabında oradan oraya çalkalanırken, onu yaratan, yaşatan mevlası Allah Teala bir kez daha elinden tutarak;

'' Allah esenlik yurduna çağırır ve dilediğine (isteyeni) doğru yola iletir.''(Yunus/25) davetinde bulunur.
Bu davete İSLAM denilmiş. Davete olumlu cevap verenlere de MÜSLÜMAN.

Miladi 610 yılında başlayan İSLAM'a davet, geçmişte olduğu gibi, insanlar içerisinden seçilen ve unvanına Peygamber denilen görevli vasıtasıyla yapılmıştır.

Haddi aşmada ısrar ve inat edenlerin karşı durmalarına rağmen, insanların, çare arayanların, davet ettikleri görülür. Çağrıya koşanlar ekseriyetle gençler ve kadın erkek demeden, her sosyal gruptan ve yeni dine girenlerin olduğu görülür. Bugünde böyledir…

Müslümanlar ve yurtlarına, türlü türlü oyunlar oynansa da, vitrin iyi görünmese de, Müslümanların, dinlerinden memnun olup Rablerinin de kendilerinden razı olması tek arzularıdır. Ancak artık tezgahlanan, planlanan oyunlardan bahsetme mazeretine bir son verilmelidir.

Çözülme ve bozulma belirtilerini ya da vakalarını görmek gerekir.

Aklı başında okur-yazar, hatta aydın ve çağdaş insanlar olarak İslam ve Müslümanlığın neresindeyiz sorusu cevaplanabilmelidir. Zira iç ve dış mihraklar sorgulanırken, Müslümanların da sorgulanacağı unutulmamalıdır. Müslüman'ın bir misyonu vardır. Oda; bu dünyayı gönlü gibi sulha, barışa kavuşturmak, daha yaşanılır hale getirmektir. Müslüman'a buda sorulacaktır.


Müslüman daha rahat yaşama yollarını geliştirirken, rahat yaşamada ve zevklerinde savrulmamalıdır. Maddi varlığının yanında ruhi yüceliğini ihmal etmemelidir. Helal - Haram sınırları çiğnenmemelidir.

İslamiyet benim hayatıma karışamaz sözü İslam bilmeme olarak değerlendirilmektedir.


' İman ettikten, Peygamberlerin hak olduğuna şahitlik ettikten ve kendilerine açık deliller geldikten sonra inkar eden bir topluma Allah nasıl doğru yola eriştirsin ? Allah zalim toplumu doğru yola iletmez.' (Al-i İmran /86)

Sağlıkla kalın.