Saygıdeğer okuyucularım.

Allah'ımızın emirlerinden, Peygamber efendimizin hadislerinden beslenen Bektaşi ve Ahi

geleneğinde de bu şekilde bilinen bu ahlaki ölçü, fert ve toplum hayatında önemli bir yer tutmuştur.

Oto kontrol olan bu kurallar sayesinde, geçmişi hayırla ve gıpta ile anıyoruz. İnsani ve hayvani

ilişkilerde; eliyle, diliyle ve cinselliği ile zarar vermeme, huzur ve güvenin oluşmasını sağlamıştır.

Özellikle zamanımızda sık sık dillendirilen ' insanca yaşama hakkı, güvenle gezip- dolaşabilme,

huzurlu- mutlu olma hakkı' bunların dikkate alınmasıyla sağlanabilmiştir.

'Benim istediğimi yapma hürriyetim var, kimse bana karışamaz, canımın istediği gibi hareket

ederim' diyerek, ulu orta hareket etme, kişisel ve toplumsal problemleri doğurur. Kaldı ki, Müslüman

olsun olmasın dünyanın hiçbir yerinde de böyle yaşama yoktur. Oralarda da kişisel ve toplumsal

kurallar vardır.

Ha vardır denilirse, bu da doğrudur. Orası, eline, diline, beline hakim olmayanların yaşadığı yerdir.

Ve bu durum insani değildir. Çünkü insanda doğuştan gelen haya duygusu vardır. Bu duygu, insanı

diğer varlıklardan ayırır.

Bu tiplere, atalarımız; ' Kork Allahtan korkmayandan' ya da ' ar damarı çatlamış' demişlerdir.

Bektaşi geleneğinde, bu ölçülere uymayan ' düşkün' veya 'yolsuz' ilan edilir.

Ahilikte ise 'yolsuz' veya 'pabucu dama atılma' olarak duyurulur.

Barış, huzur ve güven toplumu olmaya her zaman ihtiyaç vardır. Hani süslü süslü bir cümle var ya: '

Biz bu dünyayı çocuklarımızdan ödünç aldık'. İşte bunun için çoluk-çocuğun yanında eline, diline,

beline hakim olunmalıdır. O miras berbat bir şekilde devredilmemelidir.

Ahiret ciddiye alınmıyorsa bile, dünya için bu kurallara uymak gerekir.

Yüce Yaratıcı Allah Teala; ' Kulağın, gözün ve kalbin mutlaka hesaba çekileceğini' bildiriyor.

Yine Allah Teala; ' Kalbi, kulağı ve gözü mühürlenenlerden' de haber veriyor.

Peygamber Hz. Muhammet( s.a.v.) de: ' Müslüman eliyle, diliyle kimseye zarar vermeyendir' diyor.

Yine Hz. Peygamber (s.a.v.); ' Dilinize ve bacaklarınızın arasını sıkı tutmayı bana garanti edin, ben

de size cenneti garanti edeyim' de diyor.

Her şeyi zevk ve eğlence olarak görenler, bunları da mı görmezlikten gelecekler?

Ne Allah katında, ne aile ve toplum nazarında düşkün ve yolsuz seviyesizliğine düşmeme arzusuyla,

Sağlıcakla kalın.