Ağız hijyeni, tahmin ettiğinizden daha erken başlaması ve alışkanlık kazanılması gereken bir işlemdir.

Düzenli temizlik bebeğin dişlerinin sürmesinden önce başlar. Dişetleri ve yeni sürmeye başlamış dişler üzerinde oluşan bakteri birikintileri mutlaka temizlenmelidir. Çünkü bu bakteriler gıda artıkları ile birleşerek asit salgılar ve dişlerin çürümesine neden olurlar. Bunun için anne, temiz bir gazlı bezi işaret parmağına dolayarak veya eczanelerde satılan yumuşak parmak fırça yardımıyla diş ve dişeti üzerindeki plağı temizleyebilir. Ancak sadece bu tabakayı kaldıracak kadar basınç uygulamaya dikkat edilmelidir. Fazla bir basınç uygulanması bebeğin rahatsız olmasına ve bu nedenle uygulama sırasında ağlamasına neden olabilir. Eğer doğru bir basınçta uygulanırsa masaj etkisi yaratacağından temizliğin yanı sıra bebeğin rahatlamasını da sağlayacaktır.

Bu temizleme işlemi, beslenmenin daha sık olduğu ilk 1 yaş döneminde her beslenme sonrasında yapılmalıdır. Bu sayede bebeğin ilk dişleri temiz bir ortamda sürmüş olurlar. 1 yaşından sonra kahvaltıdan ve akşam yemeğinden sonra olmak üzere günde en az iki kez yapılması yeterlidir.

Bebeklerin ilk olarak alt ön bölgedeki keser dişleri sürmeye başlar. İlk keser dişin sürmesi tamamlandıktan hemen sonra bebeğin bir fırçası olmalı ve dişler fırçalanmaya başlanmalıdır. 3,5–4 yaşına kadar çocuklarda tükürme refleksi tam olarak gelişmediğinden diş macunu kullanımı uygun değildir. Macunsuz fırçalama bu yaşlarda yeterlidir. Ancak bazı durumlarda, özellikle biberon çürüğü denilen erken dönem çocukluk çağı çürüklerinin başlaması riski olduğunda bazı özel diş macunlarının kullanımı önerilebilmektedir. Bu önerilen diş macunları, bu yaş grubu çocukların kullanımına uygun olan ve yutmalarında sakınca olmayan özel diş macunlarıdır. Hekim tarafından önerildikten sonra alınmalıdır.

Diş çürükleri çocukların sadece ağız ve diş sağlığını değil; aynı zamanda genel sağlığını, uyku düzenini ve psikolojisini de etkilemektedir. Bu nedenle varsa diş çürüklerinin tespit edildiği ilk andan itibaren en kısa sürede tedavi edilmesi gerekir. Ancak diş hekimi korkusu olan veya iletişim kurulamayan çocukların diş tedavilerini diş koltuğunda yapabilmek her zaman mümkün olamamaktadır. Özellikle küçük yaştaki çocukların tedavi sırasında ani hareketler yapması yaralanma riskleri de oluşturmaktadır. Bu nedenle, diş tedavileri koltukta yapılamayan çocuklarda genel anestezi altında yapılan tedaviler hem çocukların hem de ailelerin hayatını kolaylaştırmaktadır. Genel anestezi altında, planlanan tüm diş tedavileri tek seansta gerçekleştirilmekte ve bu durum hem aile ve hem de çocuk için büyük bir konfor oluşturmaktadır.


Çocuk Ailesinden Ayırılmamalı!

Diş tedavilerinin genel anestezi altında yapılmasına karar verilmeden önce çocuğun genel anestezi uzmanı tarafından muayene edilerek anestezi almasında herhangi bir sakınca olup olmadığının kontrol edilir. Çocuğun genel anestezi almasında herhangi bir sakınca bulunmadığı durumlarda işlem günü hastanede ailesiyle birlikte küçük sürprizlerin bulunduğu özel bir odaya alınır. Anne babasının yanında, ağızdan veya fitil şeklinde sedatif(sakinleştirici) ilaçlar verilerek çocuğun öncelikle rahatlaması sağlanır. İlacın etkisiyle hafif uyku haline geçen çocuk, ameliyathaneye alınır. Bu sayede anne babasından ayrıldığını hissetmez, sonrasında da hatırlamaz. Tüm çürük diş ve koruyucu tedavileri diş hekimi tarafından tedavi edildikten hemen sonra çocuk genel anestezi uzmanı tarafından uyandırılır. Uygulamanın ardından kısa süre içinde ailesinin yanına getirilen çocuk, gözlerini açtığında yine anne-babasını yanında bulmuş olur. Böylelikle ailesini hep yanında bilen çocuk, sedasyon veya genel anestezi sonrasında normal hayatına çok kolay bir şekilde geçer. Okul döneminde iste ertesi gün rahatlıkla okuluna gidebilmektedir.

Sedasyon ve genel anestezi, hastane şartlarında yapılması gereken işlemlerdir. İlaçlara karşı gelişebilecek herhangi bir alerjik reaksiyon durumunda hastanede acil müdahale imkanları çok daha geniştir.

Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim. Tüm çocuklarımıza ve hepimize sağlıklı günler dilerim.