SON YAPILAN İSTİŞARE TOPLANTISI VE 2023 SEÇİMLERİNE GİDERKEN GÖRÜŞLERİM;

Geçirmekte olduğumuz hafta içinde, 22.06.2022 tarihinde Ankara'da yapılan 'Geriye Dönük İl Başkanları İstişare Toplantısı' nda yaptığım konuşmayı makale haline getirerek takdirlerinize arz ediyorum.

Genel seçimler yaklaştıkça Sayın Cumhurbaşkanı'nı ve Ak Parti'yi yıpratmak ve iktidardan indirmek için 'Döviz Spekülasyonu' ile 'enflasyon' bahane edilerek her türlü iç ve dış kaynaklı 'algı operasyonları' yapılmaktadır. Bu algı operasyonunda kullanılanlar, iktidar karşıtı muhalefet ve onlara destek veren basın kuruluşları, anket firmaları ile sosyal medyadır.

Bu algı operasyonları yapanların önemli olanlarından bazılarının şunlar olduğunu düşünüyorum.

  • İçerde ki sermaye sahiplerinin desteklediği ve baskı yaparak, dış güçlerin de bir proje çerçevesinde yuvarlak masa etrafında bir araya bir araya getirilen siyasi partilerdir. Hitap ettikleri seçmen kitleleri, programları ve ilkeleri birbirlerinden çok farklı, adları da siyasi parti olan 'altı artı bir' masasıdır.
  • Bu 'altı artı bir' masasının altında saklanan, gizlenen ve hiç bir şekilde adının anılmadığını gördüğümüz HDP'in durumu ve duruşu nedir. Neden bir nevi pusuda yatmaktadır. Bu partinin amacının vatanımızı bölmek olduğunu artık bu ülkede bilmeyen yoktur. Bu hedefine biraz daha yaklaşmak için masanın altında yerini almış ve dinamit lokumunu yerleştirmiş, fitili ile ateşleme aleti de yanında olarak masadan çıkacak kararların istediği yönde olmasını sağlamaya calışmaktadır.
  • Bir diğeri de; araştırma şirketleri aracılığıyla yapılmaya çalışılan ve halkı da inandırmaya yönelik Ak Parti'nin oy oranının %30'ların altında olduğu yönünde gösterme çabaları,
  • Bir başka husus; yaşanmış olayları saptırmak için her türlü entrikayı çevirmeleridir. Bunlara ilaveten hayal alemlerinde hergün iftira neteliğinde yalan haberler üretilmeleri ve bunlar üzerine yorumlar yapılması, makaleler yazılması ve sosyal medyanın harekete geçirilmesidir.

Vatana ve millete hiçbir faydası olmayan hatta ülkemize ve siyasete çok büyük zararlar veren bu olumsuz çabalar ile iç ve dış güçlerin tazyikiyle kurulan 'altı artı bir masasının' halkımız tarafından dikkate alınmadığı görülmektedir. Altılı masa millet nezdinde heyecan uyandıramamış, umut olamamış, masanın etrafında bir araya gelenler konuyu hergün ülke gündemine taşıdıkları halde milletimiz üzerinde hiçbir etki bırakamamışlardır.

Ayrıca Türkiye'de faaliyet gösteren araştırma şirketleri tarafından yapılan manipulatif anketlerin neticelerine baktığımızda şu kanaatlere ulaşıyoruz.

  1. Ak Parti'nin oylarını mümkün olduğu kadar aşağılarda göstermek,
  2. Cumhur ittifakının oylarını da düşük olduğu yönünde algı yaratmak. Millet ittifakının oylarının da %50'nin üzerinde olduğuna halkımızı inandırmaya çalışmak.
  3. İyi Parti'nin oylarının da yükseldiğine yönelik haber ve bilgi kirliliği oluşturmak,
  4. Halk nezdinde itibar elde edememiş olan yeni partilere de küçük de olsa bir oran vererek matematiksel bir yanılgı yaratmak.

Bütün bunlara rağmen ana muhalefet partisinin oy oranının hala %25'lerin üzerine çıkamaması görüşlerimizin doğru olduğu yönünde en önemli dellili olarak da karşımızda duruyor.

Bu konu üzerinde daha birçok şeyler söylenebilir ve yazılabilir. Buradan şuraya gelmek istiyorum.

İç ve dış kaynaklı olduğuna inandığım olumsuz ekonomik gelişmelerden kaynaklı, enflasyona, döviz fiyatlarının artışna, akaryakıt fiyatlarının yükselişine, dünyada yaşanan hammaddelerde ki fiyat artışlarına ve gıda fiyatlarının anormal bir şekilde yukarılara tırmanmasına rağmen vatandaşlarımızın büyük bir bölümünde aşağıda ki inancın olduğunu görüyoruz.

Bu poblemleri çözebilecek kişinin; yirmi yıldan beri her dediğini yerine getirdiğini, verdiği bütün sözlerini tuttuğunu ve Türkiye'yi değiştirdiğini gördükleri Sayın Erdoğan olduğu da yapılan saha çalışmalarında açık ve net bir şekilde de görülmektedir.

Sayın Erdoğan ve Ak Parti neler yapmalıdır ki, halkta bulunan bu inancı daha da pekiştirmelidir.

Ak Parti kurulduğu zaman önemli özelliklerinden bir tanesi, çok güzel bir parti programının yazılmış olmasıdır. Aradan yirmi yıl geçmiştir. Geçen bu yıllar içinde Ak Parti'yi ve Sayın Erdoğan'ı çekemeyenler, kin besleyenler, içerdeki ve dışardaki işbirlikçiler ile yargı ve askeri vesayet odaklarının bütün ölümcül saldırılarına rağmen halkımızın güvenini her daim muhafaza etmiştir. Bütün bu engellemelere rağmen çok başarılı icraatlar yaparak ülkemizin tüm altyapısını yenilemiştir. Türkiye'yi değiştirdiği gibi, bölgemizde lider ülke ve dünyada da çok önemli yerlere getirmiştir.

Şimdi milletimizin üzerindeki bu güveni yeniden tazelemek, daha da gürleştirmek, başta Ak Parti Teşkilatlarının olmak üzere, üyelerinin, Ak Parti'ye bir kez bile oy vermiş olanların beklentilerine cevap vermek için Sayın Erdoğan'dan ve Ak Parti'den önemli ve büyük bir 'hamle' beklenmektedir.

Bu önemli hamle Eylül ve Ekim ayları içersinde 'olağanüstü' Büyük Kongre yapılarak gerçekleştirilmelidir.

Kongre niçin yapılmalıdır;

  1. Bilhassa Sayın Erdoğan; Ak Parti'nin kurulma aşamasında başlayan engelleri, siyasi linç girişimlerini, içerden ve dışardan yapılan siyaset dışı taarruzları bertaraf ederek geldi.
  2. Bütün bu hücumlardan yılmayarak, millete hizmet üretmek, toplumun hayatını rahatlatmak, huzuru tesis etmek, devletimizi bölgemizde ve dünyada en üstlere taşımak için var gücüyle çalıştı. Bu çalışmaları gören vatandaşlarımız kendisini ve Ak Parti'yi aralıksız olarak yirmi yıldan beri destekledi ve Sayın Erdoğan'a olan güvenlerini her daim taze tutu.
  3. Halkın verdiği bu gücü tekrar tazelemek için yapılacak olan bu 2023 – 2028'e özel hamlenin içi de çok dolu olmalıdır.

Şöyle ki;

  • Türkiyemizin bugün karşı karşıya olduğu tüm sorunlar; terör, sınır güvenliğimiz, ekonomi, sosyal politikalar, eğitim, kültür, insan hakları, hukuk, din, demokrasi, toplam milli gelir, kişi başına düşen gelir, ihracat, sanayi, endüstri. Savunma sanayi ve benzeri konular, içlerinde siyasetçilerden, uzman ve bilim adamlarından oluşacak komisyonlar tarafından en iyi şekilde değerlendirilmelidir.
  • Yapılan bu çalışmalar olağanüstü kongrede en güzal şekilde tartışılmalı ve 2023-2028 programı olarak karar altına alınmalıdır.
  • Bu kongre vesilesi ile Genel Merkez Yönetiminde halkın talepleri doğrultusunda değişikler yapılmalıdır.
  • Akabinde de Bakanlar Kurulunda da birçok değişiklikler yapılmalıdır.
  • Kongre kararları halkımıza en iyi şekilde anlatılmalı ve yukarıda bahsi geçen konularda Türkiye'nin ve milletimizin 2028 yılında hangi noktalara ulaşacağı ve ulaştırılacağı zihinlerde yer edinmesi sağlanmalıdır.
  • 2023 seçimlerinin başta devletimizin ve milletimizin geleceği için çok önemli olduğu inkar edilemez. Bu seçim Ak Parti için, Ak Parti'ye gönül verenler için ve daha da önemlisi davamızın lideri olan Sayın Erdoğan için de çok önemlidir.
  • Bu seçimin önemine binaen her türlü sosyal ve siyasal çalışmalar yapılmalıdır.

Bu teklifi niçin yapıyorum;

  • Son olarak Kızılcahamam'da parti içi istişare toplantısı yapıldı. Orada çok sayıda konu tartışıldı, brifingler verildi, görüşler alındı ama toplumun pek fazla dikkatini çekmedi..
  • Ak Parti veb sitesinde 2023 hedefleri gayet güzel şekliyle anlatılmış ama bunu teşkilatların bile okumadığını düşünüyorum.
  • Milletimiz; ülkemizin hedeflerini bizzat Sayın Erdoğan'ın ağzından duymak istediği gibi, onun sözü olarak görmek istiyor.

Unutmayalım ki 2053 hedefine ulaşmak için 2023'te Cumhurbaşkanı seçimini kazanmaktan daha önemlisi meclis çoğunluğunu da elde etmektir. Bu seçimin kazanılmasıyla, Ak Parti'nin ve Türkiye'nin 2071'e kadar rahatlamasının da sağlanacağına olan inancımı belirtmek isterim.

Bu seçim kazanıldında; içerde ve dışarda Türkiye'yi, Türk Milletini ve bu necip milletin inançlarını yıkmaya çalışanların belleri kırılacak ve kötürüm haline gelecektir.

Bu düşüncelerimi kaleme almayı emreden hususlar;

Kuruluşta, insanların uzak durduğu partimizi Aydın'da yapılandırmak için binlerce insanla görüşülmesi, on binlerce Km. yol yapılması, kuruluşta emeği geçen İl, İlçe ve Belde teşkilatları, Kadın kolları, Gençlik kollarında kurucu olanların ve üyelerimizin haklarını korumak adına istişare toplantısında teklif yapılmış ve bunun üzerine makale haline getirilmiştir.

Son söz; Ak Parti'nin on bir milyonu aşkın kayıtlı üyesi; parti içersinde yüksek standartlarda 'demokrasi' istiyor. Atamalar üzerine bina edilen teşkilat olmaktan memnun olunmadığı da bilinmelidir.

Hayırlara vesile olması dileği ile.